The Vow

The Vow ( IMDB : 6,8 )

Romantik komedi değil de romantik drama sevenlere bu sefer film önerim. Yıllar önce izlediğim ve ne zaman denk gelsem herhangi bir yerinden oturup yeniden izleyebileceğim bir film. Bu yönü her ne kadar güzel de olsa puanı benim açımdan o kadar da yüksek olmayan çerezlik diye tanımlayabileceğim klişe konulu bir film, Türkçe adıyla Aşk Yemini.

Sanırım bu filmin en dikkat çekici tarafı hikayenin gerçek olması. Klişe olarak tanımlanabilecek bu hikayeyi aslında çoğunlukla filmlerde görürüz ama  Kim ve Krickitt Carpenter çifti filmde anlatılanları birebir yaşamışlar ve The Vow isimli kitapta anlatmışlar. 18 Eylül 1993′te evlenen çift evliliklerinden 10 hafta sonra araba ile bir kaza yapmış ve Krickitt kazada beyin travması geçirmiş, bu kazadan sonra evlilikleri dahil eşiyle ilgili tüm anıları hafızasından silinmiş. Ancak eşi onu ne kadar yabancı görürse görsün hala ona deli gibi aşık olan Kim evlenirken birbirlerine verdikleri sözleri yerine getirmek ve ona ne kadar aşık olduğunu göstermek için elinden gelen her şeyi yapmış. 

İşte hikayeyi yaşayan çiftin yazdıkları bu kitaptan uyarlanmış film. Hikayenin aslına sadık kalmak amacıyla hiç değiştirilmediğinden mi, yoksa sıradan bir şekilde gitmesi özellikle istendiğinden mi bilmiyorum ama hiç heyecan olmadan, özel bir diyalog geçmeden, akılda kalıcı bir söz bırakmadan veya gözlerinizi doldurmadan bitiyor. Evet, hikaye sıcak, filmde güzel ama o kadar işte. Fazla bir şey bekleme benden, izle geç diyor sanki.

Bu tarz filmlerin klasikleşmiş yüzü olarak sayabileceğimiz Rachel McAdams ve her filminde kendini biraz daha geliştirdiğini düşündüğüm Channing Tatum baş rollerde. İkisini bir arada izlemek hoşuma gitti. Her ne kadar sürekli bu tarz filmlerde görsek de McAdams’ı yeni yine yeniden izlemek hoşuma gidiyor. The Notebook, Time Traveler’s Wife ve About Time’da da hikayeler ne kadar farklı olsa da bir o kadar benzer aslında ama yine de onu bu rollerde görmek beni sıkmıyor.

Hikaye klasik. Basit bir film izlemek isteyenler ve izleyeceği filmden çok fazla bir şey beklemeyenler için ideal. Geçen bir yerde okumuşum “Romantizmin kendisi klişe artık!” diye yazıyordu, kesinlikle katılıyorum. Puanım 6,0.