14 Haziran 2016 Salı

Joy

Joy ( IMDB : 6,6 )
Bir kadın başarı öyküsü, bir biyografi ve tabii ki gerçek bir hikaye olduğu için ama en çok bence Jennifer Lawrence olduğundan ilgi çektiğini düşündüğüm, benimse dikkatimi ilk kısımla çekmeyi başarmış ama genel başarı hikayelerinin arasında biraz sönük kalmış bir film, Joy.  

Hayal gücü gelişmiş insanların, neler yapabileceğini fark eden ebeveynlere sahip olması ne büyük şans. Joy’da büyük annesi tarafından bu yönü için çokça desteklenmiş ancak hayat onun önüne hep engeller getirmiştir. Sorunlu anne ve baba, genç yaşta yaptığı evliliğinden olan iki çocuğu, boşandığı eşi. Hayatında bir sürü problem varken sadece sıradan bir hayat yaşamaya çalışmaktadır ancak bir gün kendisi de aslında 17 yıl önceki Joy’u özlediğini fark eder.
Güçlü kadın temalı filmler açısından zengin bir yılı geride bırakmışız. Suffragette, Carol ve Room’dan sonra Joy’da bu kategoriyi fazlasıyla doldurmuş. Miracle Mop ve Huggable Hangers ürünlerinin yaratıcısı olan Joy Mangano karakteri Jennifer Lawrence’a pek yakışmış. Karakterin o yorgun, bıkkın hallerinin altındaki gülen gözlerini görebiliyorsunuz. Ki zaten buraya kadar bir problem yok. Problem hikayenin akışıyla başlıyor. Yönetmenin American Hustle ve Silver Linings Playbook filmlerinde de yaptığı ve monolog tarzı ilerleyen konuşmaları çok seviyor oluşu beni bu filmde de yordu ve zaten 124 dakika olan filmden zaman zaman kopmama sebep oldu. En başta söylediğim, diğer başarı hikayelerinin arkasında kalmasının en önemli nedeni de bu zaten. Artık ayrı ayrı filmlerde gördüğümüzde bize garip geleceğini düşündüğüm Lawrence - Cooper ve hatta buna De Niro’yu da eklemekte bir sakınca görmüyorum, bu filmde de karşımızda.
Belki bu film için bir slogan seçilmiştir diye düşünüp posterlerine baktım ancak rastlayamadım. Ancak “Never give up!” çok yerinde olurmuş. Bizlere de güzel bir örnek olsun ve peşinden koştuğumuz şeylerden asla vazgeçmeyelim diyerek bu filmde noktayı koyuyorum. Puanım, 6,0.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder