War Horse ( IMDB : 7,2 )
Sene 2012, bu filmi nerede, ne zaman, nasıl izlediğimi o kadar net hatırlıyorum ki! Merakla beklemiştim çünkü bu filmi ve izlediğimde o kadar etkilenmiştim ki, o anla ilgili bütün ayrıntılar aklıma kazınmış resmen. Atların ne kadar muhteşem ve asil hayvanlar olduğunu sanırım hepimiz biliyoruzdur. Bir çiftliğim olsa diye özenmem de keşke bir atım olsa diye özenirim hep. Belkide korkmadan temas kurabildiğim tek hayvan olduğu içindir. Birbiriyle enteresan bir bağ kurmuş Albert ve Joey’nin, atlı bir filmden beklenmeyecek derecede etkileyici öyküsü var işte bu filmde, War Horse.
Sene 1914; I. Dünya Savaşı zamanları, İngiltere’de geçiyor film. Albert ve onun tarifi imkansız bir şekilde sevdiği atı Joey’nin hikayesi anlatılıyor. En hırçın olduğu zamanlarda Joey’i eğiterek, en güzel ve uysal atlardan biri haline getiren Albert’ten savaşta sipere gönderilmek üzere isteniyor en yakın dostu. Meydana gelen hem enteresan hemde mükemmel dostluk, savaş zamanında karşılarına bir çok olay çıkarıyor ve size hiç tahmin etmeyeceğiniz bir dram yaşatıyor.
Evcil hayvanı olanların yada hayvanları çok sevenlerin bu filme çok daha farklı, daha duygusal yaklaşacağından eminim. Ben genelde onlarla temastan kaçınan biri olarak yadırgamadım filmdeki bu dostluğu ve kıskandım bile denilebilir. Arka planda devam eden savaşın zorluklarını esas hikayenin önüne geçmeden hissediyoruz filmde. Bir at ile ortaya çıkan bu derece yoğun duygusal bağ ile aslında yönetmenin ne kadar büyük olduğunu anlıyoruz. Öyle sahneler var ki empati yapmanıza sebep oluyor resmen.
Herkes benim baktığım açıdan mı baktı filme bilmem ama benim için aklımda kalan en etkileyici filmlerden biriydi. Baş rol oyuncusu Jeremy Irvine’in performansının bunda etkisi çok büyük. Kesinlikle izleme listenize almanız gerekenlerden biri diye düşünüyorum. Puanım, 8,0.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder